Bram Stoker
Bram Stoker Biyografisi
Dünyanın en çok tanıdık romanlarından Drakula’nın yazarıdır. Dracula, İngiliz edebiyatının en önemli dehşet yapıtı olarak kabul edilmektedir.
Bram Stoker, 8 Kasım 1847 tarihinde İrlanda’nın başkenti Dublin’de yedi çocuklu, orta halli Abraham Stoker ve Charlotte Mathilda Blake Thornley çiftinin üçüncü çocuğu olarak doğmuştur. Tam adı Abraham Stoker’dır. Babası Abraham, tiyatro tutkunu bir devlet memuruydu. Hayatının birincil yıllarında hiçbir doktorun teşhis edemediği bir nedenden ötürü yatalak hastaydı. Çocukluğu yatağında annesinin anlattığı İrlanda masallarını ve nefret hikâyelerini dinlemekle geçti. Yedi yaşındayken bir gün ayağa kalktı, yürümeye başladı. Zamanla vücudu gelişti ve Dublin Trinity College’in en çok ödül alan sporcusu ünvanına sahip oldu. İleriki yıllarda devam ettiği ve matematik bölümünden mezun olduğu Trinity College Dublin’de okudu.
Bram Stoker da öğrenimi bittikten sonra 1869’da devlet memuru oldu. Babası tiyatro tutkunu olan stoker, bununla birlikte bu yıllarda başyapıtı Drakula’yı yazmaya başladı. 10 sene devlet memuru olarak ödev yaparken tiyatro eleştirileri yazdı. 1876 yılında ünlü tiyatro oyuncusu Henry Irving’in Hamlet rolü için yazdığı bir yazı ile dönemin ünlü oyuncusu Henry Irvıng tarafından keşfedildi. 1879 yılında devlet memurluğundan istifa ederek Londra‘ya yerleşti.
Londra’da dönemin meşhur oyuncusu Henry Irving’in yanına çalışmaya başladı. Önce sahne amirliği sonra’da Irving’in özel sekreteri oldu. Fakat bu işleri yaparken de yazarlığı bırakmadı. Onu baki yapacak olan romanı Drakula da bu dönemde 1897’de yayımlandı.
Bram Stoker, tiyatro oyuncusu Henry Irving’in kişisel asistanı olarak ve Henry Irving’in sahibi olduğu Lyceum Tiyatrosu’nda idareci olarak devir yapmıştır. 27 yıl her tarafında da bu görevini sürdürdü. Yazdığı Drakula adlı kitap çok tutuldu ve sevildi. Büyük bir başarı elde etti. İlk kitabı olmasına rağmen başarı yakalayınca hayatının geri kalan kısmını bir edebiyatçı yazan olarak geçirdi. Ancak fazla sevdiği dostu Henry Irving’den ayrılmaz.
London Daily Telegraph gazetesinin edebiyat bölümünde yazılar yazdı. “Dracula” ile yakaladığı başarının arkasında ölümüne kadar yedi roman daha yazdıysa da bunlar Kont Dracula ya da vampirleri anlatan türden eserler değildi. 20. yüzyılın birincil çeyreğinde epey revaçta olan “mumya laneti” temasını işlediği “Yedi Yıldız Mücevheri” ve yerel bir ırk hikayesinden ilham alarak yazdığı “Kötülüğün Bahçesi” gibi eserleri dehşet türünde sayılabilirse de bunlar Dracula dek başarılı olamadı.
Macar yazan ve seyyah Arminius Vambery ile tanışması ona Drakula için ilham verdi. Bram Stoker 1890 yılında Arminius Vambery ile karşılaştığında, kendisine Rumen Prens Vlad III. Draculea’nın (Drakula) efsanesini anlatmıştı. Bu tarihi kişilikten hareket ederek, Bram Stoker romanının kahramanı Vampir Drakula’yı yarattı. Vampir kelimesinin Arminius Vambery ismiyle alakalı olduğu iddiaları, sözcüğün fazla daha eskiye (18. yy.) dayanması nedeniyle asılsızdır. Yıllardan Beri Avrupa folklorunu ve vampir mitolojisini inceledi. 1890’da yazmaya başladığı Dracula romanını 1897’de baskıya verdi (Yayıncılar romanı fazla uzun bulduğu için romandan çıkarttığı antre kısmı Dracula’ s Guest ilk basımlarda yer almamıştır. Stoker’ın ölümünden sonra eşi bu bölümü yayınlamıştır.
Mary Shelley ve Edgar Allan Poe gibi isimlerle anılır oldu. Lâkin benzer başarıyı fiziksel olarak yakalayamadı. Beyaz Ejderha’nın Yuvası (The Lair of the White Worm) ise yazarın ölmeden önce kaleme aldığı son roman olma özelliğini taşıyor.
Bram Stoker, Henry Irving’in tiyatrosuyla çıktığı turne ve seyahatlerde dünyayı görme fırsatı buldu. Ama ünlü romanının büyük bir bölümünün geçtiği Doğu Avrupa’yı ömrü her tarafında hiç görmedi. Amerika Birleşmiş Devletleri’ne yaptıkları yolculuktan özellikle keyif aldığı söylenir. Bu turne sırasında Irving’le birlikte Beyaz Saray’a ağırlama edildi ve dönemin ABD başkanı Theodore Roosevelt ile tanıştı.
Bram Stoker, yazar Oscar Wilde‘ın eski sevgilisi Florence Balcombe ile 1878 yılında evlendi, ölene dek evli kaldı. Irving Noel Thornley Stoker (d.1879) adında bir oğlu oldu.
Bram Stoker, 20 Nisan 1912 tarihinde Londra, İngiltere’de 65 yaşında ölmüştür. Cenazesi yakılan Bram Stoker’in külleri Londra’daki Golders Green Krematoryumu’ndadır.
Ölümünden 63 sene daha sonra Daniel Farson kadar 1975 yılında ilk kez yayınlanan Bram Stoker’ın biyografisinde yazarın özel yaşamını, eşiyle olan fırtınalı ilişkilerini ayrıntılı bir şekilde anlatılmıştır. Biyografiye tarafından güzelliği ile nam salan Bayan Stoker ilk çocuklarından sonradan yatak odasının kapılarını Bram Stoker’a kapar. Stoker, çoğu fahişelerle elde etmek üzere izdivaç dışı birçok cinsel ilişkiye girmiştir. 20 Nisan 1912′de frengi hastalığından hayatını kaybetmiştir.
Bram Stoker’ın yayınlamadığı çoğu kısa öyküleri mevcuttu. Ölümünden sonradan hepsi yayınlanmıştır.
Kitapları :
1879 – The Duties of Clerks of Petty Sessions in Ireland
1890 – The Snake’s Pass (Yılanın Geçişi)
1891 – The Judges House
1897 – Drakula (en meşhur eseri)
1897 – Drakula’nın Konuğu
1902 – The Mystery of the Sea (Denizin Esrarı)
1904 – The Jewel of the Seven Stars (Yedi Yıldız Mücevheri)
1906 – Personal Reminiscences of Henry Irving
1909 – The Lady of the Shroud (Kefenli Bayan)
1911 – Beyaz Ejderha’nın Yuvası (The Lair of the White Worm)