Bernard Shaw
Bernard Shaw Biyografisi
Nobel Edebiyat Ödüllü oyun yazarıdır.
George Bernard Shaw, yazdığı komediler, denemeler ve eleştirilerle modern edebiyat ve siyasete büyük katkılarda bulunmuştur.
Bernard Shaw, 26 Temmuz 1856 tarihinde İrlanda, Dublin’de doğmuştur. Tam adı George Bernard Shaw’dır. 2 ablası vardır. Babası adliye memuru idi, sonradan zahire tüccarlığına girişti. Annesi müzik dersleri verirdi. Annesi ile babası boşandı. Bernard Shaw, okulda böylece aydınlık bir öğrenci değildi fakat, evinde iyi bir müzik zevki aldı, bilgisini artırdı. Bir yana da Dublin müzesinde, fotoğraf sanatı, sanat tarihi üstüne çalışmalar, araştırmalar yapıyordu. 1871 yılında 15 yaşına gelince, bir emlak komisyoncusunun yanında çalışmaya başladı. Sonra 1876 yılında annesi ile beraber Londra’da yaşayan ablalarından biri ölünce bu işi bırakıp Dublin‘den Londra‘ya annesinin yanında gitti. Burada, yarım kalan eğitimini British Museum’un kütüphanesinden yararlanarak kendi çabasıyla tamamlamaya çalıştı.
Bernard Shaw, Londra’da 9 sene sefaletle pençeleşti. 1880lerde siyasetle ilgilenmeye başlayan Shaw, yönetim değişimin ve reformun gerekliliğdu. Bu düşüncelerin geniş kitlelere ulaşmasını ve daha iyi anlaşılmasını sağlaya çalışan Fabian Derneğine 1884 yılında katıldı. 1880lerin başında İngiltere’de kurulan Fabian Derneği günümüzde de etkinliğini sürdürmektedir. 1879-1883 yılları arasında beş roman yazdı. Hiçbirini yayınlamadı.1882 yılından sonradan, iktisat okumaya başladı. İngiltere’deki sosyalist partisinin ilk şekli olan Fabian Derneği’ne girdi. 25 sene bu dernekte önemli bir rol oynadı, bilhassa 1885-1895 arasında, nükteli, hicivli konuşmalarıyla en aranan konferansçı oldu. Kapalı salon toplantılarında, açık oturumlarda sosyalizmi anlatan nutuklar veriyordu. bu vesileyle kitap, sanat, tiyatro üstünde eleştirmeler de yazıyordu.
Bernard Shaw, 1885 ve 1898 yılları arasında çeşitli gazete ve dergilerde kitap, resim, müzik ve tiyatro eleştirmenliği yapmıştır.
Bernard Shaw, ilk tiyatro oyununu 1885 yılında William Archer‘la birlikte yazmaya başladığı “Non Olet” adlı bu eserini 1892 yılında bitirebildi ve oyun, ilk kere 9 Aralık 1892’de London Royalty Theatre’da sahnelendi.
Toplumsal içerikli ve insanların gerçekleri açıkça görebilmesini sağlayacak oyunlar yazar Shaw, bunları ağır bir dille yok, eğlenceli komediler şeklinde sundu. Shaw, oyunlarında bir öykü anlatmanın yanı sıra, kendi görüşlerini de kanıtlamayı amaçladı. Bu düşünceler insanların inançlarını tepetaklak ediyor, rahatsız ve sıkıntılı olmalarına yol açıyordu. Bu yüzden kısa sürede çoğu eleştiriye hedef oldu, lakin çarpıcı bir dille ve zekice yazılmış bu oyunlar izleyicilerce beğenilmekte gecikmedi.
Türkçe’ye de çevrilen kayda değer yapıtları arasında, Silahlar ve Kahraman, Kandida, Hiç Emin Olmaz, Caesar’la Kleopatra; İnsan, Üstün İnsan ve Bir Bayan Yarattım sayılabilir.
Shaw’un, sonradan özgün adıyla da Türkçe’ye çevrilen Bir Bayan Yarattım adlı komedisi 1938’de sinemaya uyarlandı ve Shaw bu filmle devamlılık dalında Oscar kazandı. Oyun 1964‘te My Fair Lady adıyla müzikal olarak her yerde filme çekildi. Ülke
1894 yılında “Kahramanla Asker” adlı eseri Amerika’da oynanınca adı bütün dünyaya yayıldı. 1898 yılında düşünce yorgunluğundan hastalandı, siyasi faaliyetlerine ara verdi. Aynı sene İrlandalı şair Charlotte Payne-Townsend’le evlendi, ağırbaşlı bir hayat devresine girdi.
Son derece akıllı, nükteci bir insan olan Bernard Shaw, zamanının en ünlü kişileriyle ahbaptı. Herkesi hicvederdi, yine de cümbür cemaat onu severdi.
Başyapıtlarından biri olan Jan Dark öncelikle 1924’te sahnelendi. Zamanın en iyi oyunu olarak kabul edilen bu yapıtta Shaw, kendine özgü anlatımıyla Jan Dark’ın kahramanca yaşamı ve ölümünü öyküleştirmiştir. Oyunun kazandığı galibiyet üzerine, 1925‘te Nobel Edebiyat Ödülü Shaw’a verildi, ama o bu ödülü geri çevirdi.
1925 yılında Nobel Edebiyat ödülünü kazandı. Eserleri aralarında çoğu komedi tarzında yazılı sosyal hicivler olmak üzere 63 tiyatro oyunu vardır. En ünlü eserleri şunlardır: Candida (1898); Caesar’la Kleopatra (1912); Methuselah’a Dönüş (1920); Pygmalion (1912). Oyunları, genel olarak Londra`dan önce Amerika ve Almanya`da başarı elde etti. Birçok oyunların Londra yapımları seneler boyunca ertelenmiş olsa da “Mrs. Warren`s Profession“ (Bayan Warran`in Mesleği) (1893), “Arms and the Man“ (Silahlar ve Adamlar) (1894), “Candida“ (1894) ve “You Never Can Tell“ (Hiç Söyleyemiyorsun) (1895) gibi oyunları günümüzde hala Londra`da izlenilebilir.
George Bernard Shaw’ın 1913 yılında yazdığı benzer adlı tiyatro eserinden uyarlanan “Pygmalion” adlı filmi 1938 yılında gösterime girdiğinde o sene En İyi Uyma Devamlılık Akademi Ödülü verildi.
Vejeteryan olmasının yanına keza alkol ve sigaradan da hayatı baştan başa kaçınan Bernard Shaw, sosyalizm ve kadın haklarının koyu bir savunucusu olmuştur.
Bernard Shaw, 1898 yılında Charlotte Payne-Townshend ile evlendi. 12 Eylül 1943 tarihinde eşi ölmüştür.
Bernard Shaw, 2 Kasım 1950 tarihinde İngiltere, Hertfordshire’de erik ağacını budarken merdivenden düştüda olaydan birkaç gün sonradan 94 yaşında ölmüştür. Son nefesini verirken “bu da benim için bir deneyim olacak” demiştir.
Romanları:
1886 – Cashel Byron’s Profession (Cashel Byron’un Sanatı)
1887 – An Unsocial Socialist (Asosyal Bir Sosyalist)
1914 – Love Among the Artists (Aşkın Ortasındaki Ressamlar)
1905 – The Irrational Knot, Being the Second Novel of his Nonage (Akıldışı Düğüm, Reşit Olmayanın İkinci Romanı)
1931 – Immaturity (Tecrübesizlik)
Kara kız
Bernard Shaw Sözleri :
– Her parasız kadın, koca peşinde koşan bir maceraperesttir.
– Yalancının cezası kimsenin kendisine inanmayışı değil, başlıca kendisinin kimseye inanmayışıdır.
– İnsanın kendini berbat hissetmesi, mutlu olup olmadığına ağırlık verecek dek manâsız zamanı olmasından ileri gelir.
– Benim en iyi dostum terzimdir. Çünkü ne süre beni görse, hemen o andaki ölçülerimi alır. Oysa büyün öbür tanıdıklarım, benim hala eskisi gibi olduğumu düşünürler.
– Bir erkek ve ya kadının ne şekilde yetiştiğini bir kavgadaki hareketlerinden anlayabilirsiniz.
– Hareket halindeki cehaletten daha dehşet bir şey yoktur.
– İstediğinizi elde edemezseniz, elde ettiğinizi istemek zorunda kalırsınız.
– Sağduyulu birey, kendini dünyaya uydurur; sağduyusuz kişi, dünyayı kendine uydurmaya çalışır. Tüm ilerlemeler o nedenle sağduyusuz kişilere dayanır.
– Sözünüz senediniz değin sağlam olamaz; çünkü, belleğiniz hiçbir zaman onurunuz kadar güvenilir olamaz…
– Yaşlanmadan akıllanmayı fazla isterdim…
– Niçin şımartma alındığını anlamaya kastetmek, zevki kaçırır.
– Üzgün olmanın sırrı, ağlayan olup olmadığımızı düşünecek dek manâsız vakte sahip olmamızdır.
– Kızın iyi bir izdivaç yaparsa, bir oğul kazanırsın, yahut kızını kaybedersin.
– Bir insanın zekası, bilgisine kadar değil, data edinme kabiliyetine göre ölçülür.
– Akıllı adam, aklını kullanır. Daha akıllı adam, başkalarının aklını da kullanır.
– Mutluluk istemiyorum bundan böyle, yaşamak mutluluktan da asildir.
– İnsan hayatında iki feci durum vardır: Biri insanın çok istediği şeyi elde edememesi,diğeri de etmesidir.
– Yemek aşkından daha derin bir aşk yoktur.
– Tecrübelerimizle biliyoruz ki kimse tecrübelerden ders almıyor.
– ebediyen yaşamaya çalışmayın: Başarılı olmazsınız.
– Yaşam kendini bulmakla alakalı değildir. Hayat kendini yaratmakla ilgilidir.
– Yaşam tüm insanları eşdeğer miktar, vefat seçkin olanı ortaya çıkarır.
– İnsanlar başlarına gelenler için hep içinde bulundukları durumu suçlarlar. Ben durumlara inanmam. Bu dünyada başarılı olan ırk istedikleri durumları arayan ve bulamadıkları vakit onları yaratanlardır.
– Başarısızlık, başarının anahtarıdır.
– Yapan yapar, yapamayan eleştirmen olur.
Bernard Shaw bir gün bahçeyle uğraşırken bir dostu gelmiş. Yazarı tanımamış ve sormuş; size ne dek aidat veriyorlar?
Shaw: Sadece karın tokluğuna çalışıyorum.
Eğer bize de bahçevanlık yaparsan sana iyi bir aidat öderim demiş bayan.
Shaw: Üzgünüm hanımefendi ama ben hanımefendi Shaw’a ömür boyu bağlıyım.
Bayan: Fakat nasıl olur? Bu resmen kölelik.
Shaw: Hayır hanımefendi buna kölelik yok, evlilik deniyor.