Almanya’da seyahat acenteleri, Türkiye’nin riskli ülkeler listesine alınmasına tepkili
Almanya’nın salgın hastalıklar konusundaki yetkili kurumu Robert Koch Enstitüsü’nün, Türkiye’yi riskli ülkeler listesine alması ülkede faaliyet gösteren Türk acentelerin tepkisine neden oldu. Uygulamaya göre aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 130 ülkeden Almanya’ya dönüşte uygulanacak 14 günlük evde karantina önleminin, tatilini Türkiye’de yapmak isteyenlerde caydırıcılık etkisine neden olabileceği ifade edildi. Söz konusu durum Türk vatandaşlarının da tepkisine neden olurken, turizmciler ise durumu “siyasi karar” olarak nitelendirdi.
Seyahat acenteleri ayrıca, yeni tip korona virüs (Covid-19) salgını sürecini kötü yöneten İtalya, İspanya gibi ülkelere Avrupa Birliği (AB) üyesi olduğu için uygulanmayan seyahat uyarısının süreci daha kontrollü yöneten Türkiye’ye uygulanmasının, turizmde haksız rekabet oluşturduğunu ifade etti.
“SEYAHAT ACENTELERİNE ÇOK BÜYÜK DARBE VURDU”
Başkent Berlin’de 18 yıldır seyahat acentesi işleten Şebnem Kayaoğlu alınan kararların turizm acentelerini olumsuz etkilediğini belirterek, “Uçakların iptali hepimizi olumsuz etkiledi. Yine ana acenteler, otellerin hepsini 31 Ağustos’a kadar iptal etti. Bunlar da seyahat acentelerine çok büyük darbe vurdu. Provizyonları olsun, diğer kazançları olsun, hiçbiri ellerine geçmeden sıfır kazanç olarak geri dönüyor bu sene” dedi.
Almanya’nın aldığı kararın siyasi bir karar olabileceğini ifade eden Kayaoğlu, “Kendi düşünceme göre politik sebepler olmuş olabilir. Olmayabilir de. Ama doğru bir karar olmadığına inanıyorum. Hele ki 14 günlük karantina olayının da doğru olmadığını düşünüyoruz. Çünkü Türkiye, Almanya’dan giden insanlar için bunu kaldırdı. Ama Almanya, 31 Ağustos’a kadar aldığı seyahat uyarısı kararı gereği, Türkiye’ye gidenleri dönüşte karantinaya alacak” şeklinde konuştu.
ALMANYA’DAKİ PLANSIZ UYGULAMA SORUNU SÜRÜYOR
Çok sayıda kişide kafa karışıklıklarının sürdüğünü belirten Kayaoğlu, “Türkiye’den dönmeden önce 24 saatlik, 48 saatlik test yaptırıp test sonucunu alıp gelenler veya buraya geldiklerinde kendileri test yaptırıp sağlıklı olduklarını kanıtlayanlar için muhtemelen bir karantina olmayacak.
Ama ihtimaller üzerinde konuşuyoruz. Çünkü bize de hiçbir zaman net bir bilgi gelmiyor. Zaten 11 Haziran’da uçuşların açıldığından beri uçaklarda olsun, uçak planlamalarında olsun, son 24 saat kala uçakların iptali olsun, bir karışıklık var. Bu dönemde insanlar arasında şüpheye düşenler de oluyor. Mesela bu karardan önce Türkiye’ye gidenlerin haberi yok karardan. Buraya geldiklerinde sürpriz olacak” dedi.
Uygulamanın haksız rekabete yol açtığının altını çizen acente yöneticisi, söz konusu kararla turizm getirisinin AB ülkeleri içerisinde kalmasının hedeflendiğini belirtti. Turizm sektörünün çöküşe uğradığını da dile getiren Kayaoğlu, devletin turizmcilere önce yardım paketi sunduğunu ardından da uygulamalarıyla onlara “batın” dediğini öne sürdü. Kayaoğlu, “Bazı şeyleri düzeltirler mi, düzeltmezler mi bilemem ama düzeltmezlerse her şey için çok geç olacak. Bu sektörde Almanya genelinde de bu işi bırakan çok olacaktır diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“TAMAMEN POLİTİK OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM”
Köln’de salgın nedeniyle zor durumda kaldıklarını ifade eden seyahat acentesi sahibi Fatma Barış ise kararın, sektörü daha fazla sıkıntıya sokacağını belirtti. Barış, “130 ülkenin içerisine Türkiye’nin de alınmasını ben tamamen politik olduğunu düşünüyorum, Avrupa devletlerini Yunanistan, İspanya ve İtaya gibi devletleri desteklemek için. Diğer ülkeler Türkiye’nin aldığı önlemleri almış olsalardı ölü sayısı daha az olurdu. Tamamen politik görüş olduğunu düşünüyorum” dedi. Türk vatandaşlarının uçuşları sayesinde zararlarını hafifletmeyi düşündüklerini ifade eden Barış, Almanya’nın seyahat uyarısını kaldırmasını istedi.
“ZOR DURUMDA OLAN SEKTÖRÜ İYİCE SEKTEYE UĞRATMIŞ OLUR”
Salgından en fazla etkilenen sektörün seyahat sektörü olduğunu belirten seyahat bürosu sahibi Bünyamin Köksoy da diğer iş alanlarında şartlarda iyileşmenin olduğunu, seyahat sektöründe sıkıntıların devam ettiğini ifade etti. Türkiye’nin risk bölgesi olan 130 ülke arasına alınmasının kendilerini derinden üzdüğünü belirten Köksoy, “Sektör olarak biz bunu bu şekilde beklemiyorduk. En kısa zamanda son bulmasını istiyoruz. İtalya gibi, İspanya gibi, İngiltere gibi ülkelerin buna maruz kalmaması bizi üzdü” dedi.
Köksoy, “Bununla ilgili çalışmalarımız var, imza kampanyaları yapıyoruz. Bir an önce kaldırılmasını talep ediyoruz. Zaten zor durumda olan sektörü iyice sekteye uğratmış olur. Bu da ülkemiz açısından ve turizm açısından ciddi bir sıkıntı olur. Bunların olmaması için elimizden gelen her türlü çalışmaları destekliyoruz” şeklinde konuştu.
Tatile gitmek için seyahat bürosuna gelen Vanessa ise geçtiğimiz yıl Türkiye’ye gittiğini, bu yıl da gitmek istediğini belirterek alınan önlemler nedeniyle kararından vazgeçtiğini belirtti. Mehmet Gürbüz ise 14 günlük ev karantinası önlemi ve biletlerin pahalı olması nedeniyle bu yıl Türkiye’ye gitmeyi düşünmediğini ifade etti.
“TÜRKİYE İÇİN ALINAN KARAR ANLAMSIZ”
Turizmciler İspanya ve İtalya gibi vaka ve ölüm sayısının yüksek olduğu ülkelerle kıyaslandığında Türkiye için alınan söz konusu kararın anlamsız olduğunu belirtti. İsviçre merkezli Bentour Reisen tur operatörünün Almanya Genel Müdürü Songül Göktaş-Rosati de, “Kararın anlaşılması çok zor. Umarız yakın zamanda Türkiye için de bir çözüm bulunur” dedi.
Kararı sektör açısından değerlendiren Göktaş-Rosati, “Her şeyden önce tatile gitmek isteyen insanlar için belirsizliğe neden oldu. Bentour’un bir sürü Türkiye’ye seyahat etmek isteyen ve kendini güvende hissetmeyi seven çok misafiri var. Almanya’ya dönüldüğünde karantina önlemleri olması nedeniyle misafirlerimizin soruları arttı” dedi.
“ÇOĞU MİSAFİRİMİZ KARANTİNANIN KALKMASINI BEKLİYOR”
Göktaş-Rosati, “Fakat seyahati iptal etmek isteyen misafirlerimizin sayısı çok az. Hatta şu anda ilk misafirlerimiz Türkiye’de tatil yapıyorlar ve çok memnunlar. Biz de onları takip ediyoruz. Şu an çoğu misafirlerimiz karantinanın kalkmasını bekliyorlar. O konuda biz turizmciler de Türkiye ve Almanya’nın bireysel diyalog halinde kalarak seyahat uyarısının da kısa zamanda kalkmasını bekliyoruz. En yakında zamanda seyahat uyarısı ve karantina uygulamasının kalkacağını ümit ederek seyahat etmek isteyen insanların tatile gitme imkanlarını bulmasını arzu ederiz” şeklinde konuştu.
ÜLKELER SALGIN RİSKİNE GÖRE SINIFLANDIRILIYOR
Karara göre, risk grubuna giren ülkeler vaka sayısındaki artışa göre sınıflandırılıyor. 100 bin kişide 50’den fazla yeni vakanın ortaya çıkması durumunda veya sınırlı sayıda test kapasitesinin olması, salgınla mücadele doğrultusunda yeterli derecede önlemin alınmaması durumlarında o ülke riskli bölge ilan ediliyor.