Karavan turizmi, korona virüsten dolayı tatilcilerin vazgeçilmezi oldu

Küresel salgın olan ve Türkiye’de 11 Mart’ta görülen ilk vak’anın ardından büyük bir panik yaşatan korona virüs için ülkede genelinde geniş çaplı güvenlik tedbirleri alınmaya başlandı. Bu kapsamda getirilen kısıtlamalar neticesinde yazın tatil tasarıyı yapan bazı yurttaşların tatil tasarıları farklılık gösterirken kalabalık etraflara girmek istemeyen yurttaşlar dermanı karavan turizminde buldu.

Yabancı ülkelerde sıklıkla tesadüfülen karavan turizmi ülkemizde fazla tembellik görmezken salgın sebebi ile tatilcilerin bırakılmazı oldu. Sakarya’nın Arifiye ilçesinde karavan yapımı yapan bir şirket ise Türkiye ve dünyanın bir hayli ülkesine siparişler çoğalınca çalışmalarını bütün kapasite çoğaldırdığını belirtti.

Temkinleri elden vazgeçmek istemeyen bazı yurttaşlar ailesiyle izole bir tatil için karavanı seçim etmeye başladı. Kiralanma harekâtlarının da çoğaldığı bugünlerde 35 bin TL’den başlayan maliyetler ile satışa sunulan karavanlarda, en çok seçim edilen model ise trafik patent kaydı gerekmeyen 750 kilonun altındaki karavanlar oluyor. Ayrıca bu yarıyılda tehlike grubu içerisinde yer alan sıhhat çalışanlarının da bir kısmı da karavana alaka göstermeye başladı.

Çoğalış olan arzları karşılamak için mesaimizi artırdık

Arzlarda oluşan çoğalışa yanıt verebilmek için mesai artırdıklarını dile getiren Başoğlu Karavan İdare Heyeti Başkanı Engin Başoğlu, “Karavan her zaman seçim edilen bir şeydir ama bizim ülkemize ne yazık ki azıcık geç girmeye başladı. Korona virüsü dolayısıyla ne yazık ki herkes bir kasvet yaşamaya başladı. Tatil hayali kuran bir hayli insan başta olmak üzere herkesin bir noktada kasvetleri oluştu. Bu son zamanlarda da tabi insanlar ne yapacağını da afallıyor, otellere gidildiğinde otellerde kasvet olduğu söyleniyor. Ama tabi tabiat her zaman insanları kendi içerisine alıyor, şuanda karavanların gözde olmasının nedeni insanların artık tabiata kaçmak istemesi ve kamp yapmak istemesi.

En doğru şeylerin bunlar olduğunun farkında. Bizde de buna paralel olarak tabi arzlarda bir çoğalış var, biz ihracatçı işletmeyiz. Şuana kadar belli bir programla gidiyorduk, şimdi dış piyasada da korona virüsü aynı zamanlarda iniş göstermeye başladı bazı ülkelerde. Bu inişten dolayı iç piyasa arzında bir hareketlilik başladı. Ve aynı paralellik 39 tane ülkeye mahsul yolluyoruz, bu ülkelerde de virüsün alt doğru inmesiyle beraber oralardan da arzlar başladı. Bizde bunların üstesinden gelmeye çalışıyoruz, Cumartesi günleri dahi mesai yapmaya başladık” dedi.

Pratik ve ekonomik olan 750 kiloluk karavanlar daha çok seçim ediliyor

Trafik patent kaydı olmayan 750 kilo ve altındaki karavan modellerinin daha çok seçim edildiğini belirten Başoğlu, “Son zamanlarda 750 kg olan karavanlar seçim ediliyor. Zira hem çok daha pratik ve ekonomik. 4 şahsiyet bir aileye hitap eden ve birde trafik patent kaydı da yok bunlarda dünyada her zaman ödentiden muaf olan karavanlardır. Mesela bizim mahsuller 750 kgı geçmediği için yalnızca yazın karavanı kullanayım vakayı olmuyor, her hafta sonu kullanabiliyor. Başka Bir Deyişle bir sene içerisindeki 52 hafta sonunda da karavanı rahatlıkla kullanabiliyorsunuz” diye konuştu.

Şuana kadar takribî 10 sıhhat çalışanına karavan verdik

Satın almak yerine bazı yurttaşların karavanları kiralama usulüyle de kullanmaya başladıklarını aktaran Başoğlu, “Avrupa’da çok yaygın karavan vakayı ancak bizim ulusumuzda azıcık mülkiyetçilik var. Şimdi yavaş yavaş bu pazara giren şirketler var, onlarda bizden alıp piyasada bunları kiralamaya başladı. Onlarla birliktece bu pozisyonları oluşturuyoruz, kiralamak isteyen işletmeler bizden alıyor ve insanlarda oradan kiralamaya çalışıyorlar. Bu süreçte sıhhat çalışanlarından da bir arz çoğalışı mevzubahisi, şuana kadar biz takribî 10 sıhhat çalışanına karavan verdik. Salgın dolayısıyla evine gidemiyor belki o civarı da değişik bir yerde bulamadığı için karavana yöneliyor ama o karavanları da bu süreç sona erdikten sonra allahın izniyle bayağı yaşamında da kullanabilecekler” biçiminde konuştu.

Bir konuttan aşırısı

Karavanın özelliklerinden ve kampçılığın hoşluğundan laf eden Başoğlu, “Kampçılık çok hoş bir şey tabi. İnsanlar çoluk çocuğuyla kamplara gittikleri zaman zati kamplarda gereken altyapı var. Diğer taraftan karavanın altyapısını da zati biz şirket olarak karşılıyoruz. Karavanda sıcak suyunuz, güneş enerjiniz, ısıtma sistemleri, buzdolabı ve mutfağınız var. Ve hatta klima koyulabiliyor, buna istinaden uydu anteni ile dünyanın her tarafına izleyebilirsiniz” ifadelerini kullandı.

Arzın çoğalması bizim maliyetlerimizi etkileyen bir şey değil

Korona virüs sebebiyle arzların çoğalmasından dolayı maliyetlerde rastgele bir farklılık yapmadıklarını da söyleyen Başoğlu, “Arzın çoğalması bizim maliyetlerimizi etkileyen bir şey değil. Prosedür gereği bazen bazı malzemelerde maliyet değişiklikleri olduğu zaman bizde onları yansıtabiliyoruz onun haricinde öyle fırsatçılık yapacak bir şirket değiliz. Biz 42 yıllık bir işletmeyiz ve şuanda dünyanın tam kıt’alarına giden ve tamamıyla dizaynı kendimize ait olan bir işletmeyiz. Yüzde 60’ı ihraç eden bir işletmeyiz, Caretta bugün bir dünya markası ve Türkiye’nin de onuru olan bir markadır başka bir deyişle. Mesela önümüzdeki hafta Norveç ve Kore’ye karavanlarımızı yollayacağız. Hatta biz bir tık daha ileriye gideceğiz, virüs olmasaydı bizim amacımız Meksika’da bir kurulum hattı kurmaktı, oradan da Amerika pazarına girmekti. Allahın İzniyle oda yakın bir gelecekte olacak” dedi.

Bize gelen arzları karşılamaya çalışıyoruz

Karavanın insan için en hoş dost ve partner olduğunu dile getiren Başoğlu, “Karavan insanın konutu gibi bir hadise, tabiattasınız. Ben her zaman şunu söylerim, başka bir deyişle bir sağanak yağmuru bir karavanda yemedikten sonra ben size karavanı nasıl anlatayım, bunu deneyim edineceksiniz. Ve karavan artık bırakılmaz en hoş partner ve en hoş dostunuz olur. Biz çalışmalarımızı sürdürüyor ve bize gelen arzları karşılamaya çalışıyoruz. İnsanlara bu hoş şeyleri sunmaktan bizde onur dinliyoruz” biçiminde konuştu.

Burak Can Tokyürek – Orkun Kaya